top of page
Blog.jpg

İÜPK BLOG

AFET SONRASI PSİKOLOJİK İLK YARDIM: RAPID MODELİ

Güncelleme tarihi: 12 Eyl 2023

Psikolojik ilk yardım; afete yönelik travmatik görüntülere maruz kalmış veyahut afeti birinci

elden yaşayarak mevcut durumdan etkilenmiş afetzedelere merhametli ve anlayışlı bir tutum

içerisinde destek sağlanması, akabinde de ileri psikolojik desteğe ihtiyaç duyulup

duyulmadığına karar verilmesi olarak açıklanabilir. Sel, heyelan, yangın, deprem gibi yıkıcı

afetler sonrasında öncelikli olarak medikal, sonrasında ise psikolojik ilk yardımların hızla

uygulanması; afetzedelerin fizyolojik ve mental sağlığının korunması bakımından büyük

önem taşımaktadır.


Psikolojik ilk yardımın psikoterapinin bir türü ya da alt dalı olmadığının, psikoterapi gibi uzun

bir süre zarfına yayılmadığının ve olay yerinde gerçekleşen kısa süreli bir müdahale

olduğunun, aynı zamanda TSSB tedavisine hizmet etmediğinin akılda bulundurulması

önemli ve gereklidir. Ayrıca her psikoterapistin psikolojik ilk yardım uygulamak için kalifiye

olmayabileceği ve psikolojik ilk yardımın kesinlikle alınan eğitimler ışığında dikkatli bir

biçimde uygulanması gerektiği, bilinçsiz ve yanlış uygulandığı takdirde ilerleyen zamanlarda

daha ciddi sorunlara yol açabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.


Johns Hopkins Üniversitesi profesörleri, psikolojik ilk yardım uygulaması için “RAPID” adı

verdikleri bir model ileri sürmektedirler:


Rapport & Reflective Listening (Dostça ilişki kurma & “Yansıtıcı” dinleme)

Assessment (Değerlendirme)

Prioritization (Önceliklendirme veya “psikolojik triyaj”)

Intervention (Müdahale)

Disposition & Follow-up (Ruh halinde değişim & takip)


Birinci aşama olan R adımında öncelikli olarak psikolojik ilk yardımcı kendini tanıtır, kim

olduğunu, neden burada olduğunu ve ne yaptığını afetzedeye açıklar. Ardından afetzede ile

diyalog başlatabilmek adına üzerine düşünülmüş, afetzedeye güven ve destek

hissettirmesini amaçladığı bir “başlama sorusu” sorar. Bu sorunun içeriği mevcut afet ve

afetzedenin durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Soruyu takiben bir diyaloğun başlaması ve afetzede ile içten bir ilişki kurulması beklenir;

afetzedenin yaşadıkları dikkatlice dinlenir, katarsise izin verilir (afetzede içinde yükselen

güçlü duyguları size açıkça ve içinden geldiği gibi ifade edebilmeli).

Mümkün olduğunca fazla bilgi almak, böylece mümkün olan en kapsamlı yardımı

sağlayabilmek amacıyla yer yer afetzedeye açık uçlu sorular sorulur ve “yardım etmeye

istekliliğin” afetzedeye hissettirilmesi amaçlanır. Bu adımın en önemli noktası afetzedeyle

empati kurmak, onun neler yaşadığını anlamlandırmaya çalışmak ve bir güven ortamı

oluşturmaktır. Afetzedeyle tartışmaktan kaçınılması, varsayımlarda bulunulmaması ve bu

adımda dile getirilen problemlerin çözüm yolları yerine kişinin duygudurumuna odaklanılması

büyük öneme sahiptir.


İkinci aşama A’da ise görüşülen afetzedenin durumu, psikolojik ilk yardımcı tarafından

kategorize edilir ve ileri müdahale kategorilere göre yapılır. Kullanılan üç kategori şunlardır:


1- Eustress (Durumu iyi)

Bu kategoriye dahil edilen afetzedeler, psikolojik ilk yardımcılar tarafından “pozitif” durumda

görülmüş kişilerdir. Stres içinde değillerdir veya stresleri günlük yaşamlarını etkileyecek bir

boyuta ulaşmamıştır. Afetten etkilenme düzeyleri sıfıra yakın veya sıfır olabilir. Bu kişilere

psikolojik ilk yardım uygulanmaz.


2- Distress (Durumu orta derece)

Bu kategoriye dahil edilen afetzedeler hafif bir distres içindedirler ve %60-90’ı çok düşük bir

“sorun” seviyesine sahip olup zaman içerisinde kendi kendilerine iyileşir ve Eustress

kategorisine geçiş yaparlar. Ne var ki bu grubun %5-49’unda bu stresin artışı ve en ciddi

kategori olan Dysfunction kategorisine geçiş gözlemlenebilmektedir. Bu kategorideki

afetzedelerde:

-Konsantrasyon problemleri

-Aşırı yorgunluk

-Kabuslar görme

-Uyku problemleri/iştah kaybı

-Problem çözme becerisinde azalma

semptomları sıkça görülmektedir.

Bu semptomların afetin üstünden zaman geçtikçe ortadan kaybolması beklenir.


3-Dysfunction (Durumu ciddi)

Bu kategorideki afetzedeler afetten en ciddi boyutta etkilenmiş kişilerdir ve kesinlikle ileri

psikolojik destek almaları gerekir. İlk yardımcı tarafından psikolojik triyaj uygulanırken de bu

kategorideki kişiler öncelikli tutulur. Dysfunction kategorisindeki kişilerde:

-Panik ataklar

-Agresyon/şiddete başvurma

-Dürtüsellik

-Psikosomatik belirtiler (göğüs ağrısı, uyuşma/felç, baş dönmesi)

gibi semptomlara rastlanabilir.

Bu semptomların kendi kendine ortadan kalkması beklenmez, ileri psikolojik destek

gerekir.


Modelin üçüncü adımını P, yani önceliklendirme (psikolojik triyaj) oluşturur. İlk yardımcının,

hangi afetzedenin en acil müdahaleye ihtiyaç duyduğuna Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisini

de göz önünde bulundurarak karar vermesi beklenir.

(Maslow piramidinin ilk basamağında da görüldüğü üzere fiziksel ihtiyaçlar önem sırasında

en üsttedir. Afetzedenin fiziksel, özellikle tıbbi bir ihtiyacı varsa psikolojik ilk yardımdan önce

o ihtiyacın yerine getirildiğinden emin olunmalıdır.)

Triyaj aşamasında baz alınan faktör çoğunlukla “temel fonksiyonel kapasite”dir, yani

afetzedenin bir kriz anında yapması gereken şeyi yapıp yapamadığı, içinde bulunduğu

stresin yaşamsal aktivitesine engel oluşturup oluşturmadığı değerlendirilir. Bu durumda

Dysfunction kümesi, psikolojik ilk yardımda öncelik sahibi olan gruptur. Ancak Dysfunction

kümesi içerisinde de önceliklendirme yapması beklenen ilk yardımcının yararlanabileceği iki

perspektif sunulur:


1- Kanıt Temelli Bakış

Kişinin davranış biçiminde:

-Dürtüsellik gözlemleniyor mu?

-Kendine zarar verme davranışı var mı?

-Çaresizlik/umutsuzluk hissiyatı baskın mı?


2- Risk Temelli Bakış

Kişi bu olaylardan herhangi birini yaşadı mı? :

-Ceset/açık yara görme

-Öleceğini düşünme

-Aileden/yakınlardan ayrılma, onlardanuzağa götürülme

-Evsiz kalma

-Acil tıbbi yardım gerektirecek düzeyde bir yaralanma


Psikolojik ilk yardımcı triyaj yaparken her zaman öncelikle kanıt temelli, sonra risk temelli

perspektife odaklanmalıdır.


Dördüncü adım I’da yapılan tüm değerlendirmeler ışığında müdahaleye başlanır. Yapılacak

müdahale her afetzede için farklı olacağından genel bir tasvir yapmak zordur, ancak bu

aşamada ilk yardımcıdan beklenen, afetzedenin “hikayesini” mümkün olan tüm detaylarıyla

anlaması ve özümsemesidir. Afetzede yaşadıklarını anlatırken tüm bu olanların “onun” için

ne ifade ettiği ve “ona” ne hissettirdiğine odaklanılmalıdır. Örneğin afetzede size

“depresyonda” olduğunu söylerse depresyonda olmanın o an, orada, onun için ne anlam

ifade ettiği üzerine derinleşmeniz gerekecektir. Buna ek olarak afetzede rahatlatılır, örneğin

böyle zor bir durumda bu denli üzüntü ve stres içinde olmasının normal bir tepki olduğu,

anlayışla karşılandığı söylenebilir. Eğer kişi dürtüsellik gösteriyorsa “Yapamazsın”, “Olmaz”,

“Saçmalama” gibi tartışmacı cevaplar yerine “Belki de şu an bunu yapmak için en doğru

zaman olmayabilir” gibi yapıcı cevaplara başvurulması önemlidir. Tartışan veya kavga eden

afetzede görülürse ayrılmalı, görüşülen afetzedede duygusal dengesizlik gözlemleniyorsa

yapılacak ilk müdahale kişinin duygudurumunu dengelemeyi amaçlamalıdır.


Son adım olan D aşamasında ise yapılan müdahaleden sonra afetzedenin psikolojik

durumundaki değişmeler izlenir. Eğer müdahaleden sonra ilk yardımcı afetzedenin

durumunun “kendi başının çaresine bakacak” seviyede iyileştiğine kanaat getirirse

müdahalesini sonlandırır. Fakat ilk yardımcıların, özellikle ciddi boyutta etkilenmiş

afetzedeler için, ilk müdahaleyi takiben 1 günden 3 güne kadar afetzedelerin durum takibini

yapmaları önerilmektedir. 3 günden uzun bir süre takip ihtiyacı görülürse afetzedenin ileri

psikolojik destek için yönlendirilmesi iyileşme süreci için daha efektif olacaktır.


Kaynak: Johns Hopkins University Bloomberg School of Public Health, Psychological First

Aid (PFA) Course, George S Everly Jr. PhD


Defne CINGIR

Üsküdar Amerikan Lisesi

@defnecng



73 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

AŞIK BEYİN

  • Instagram
  • iupk logo
bottom of page