top of page
blog.png

İÜPK BLOG

İstanbul Üniversitesi Psikoloji Kulübü

Gençlerin Anksiyete Seviyesi 50’lerin Psikiyatrik Hastalarına Eş Değer!







Yapılan çalışmalar, bugün ergenlik çağındaki sıradan bir insanın sahip olduğu anksiyete seviyesinin, 1950'lerdeki ortalama bir psikiyatrik hastanın anksiyete seviyesine eşit olduğunu göstermektedir.


2010 Küresel Hastalık Yükü Çalışmasına göre dünya genelinde yaklaşık 272,2 milyon insan yaşamlarının herhangi bir zamanında anksiyete bozukluğunu deneyimlemiştir. Bu kadar yaygın olmasına rağmen anksiyeteye sahip olan insanların tam olarak neyle baş ettiğini biliyor muyuz?


Anksiyete, vücudun strese verdiği doğal bir tepki olarak kaygı, korku ve huzursuzluk gibi duyguların ani ve yoğun bir şekilde artması ile kan basıncının yükselip hızlı kalp atışı, nefes alışverişi ve terleme gibi fiziksel etkilerle birlikte görüldüğü ruh sağlığı durumudur. Aslında kaygılanmak, günlük hayatta sorunlarla baş edebilmek ve hayati durumlarla karşılaşıldığında hızlı karar verebilmek için gereklidir. Ancak kaygı düzeyi arttıkça tepkiler kontrol edilemeyebilir ve bu da psikolojik bir problem olarak karşımıza çıkar.

Anksiyetenin insanlar üzerindeki etkileri konulu çalışmada 1950 ile 2000 yılları arasında yapılan araştırmalardaki kaygı ortalamaları incelenmiştir. Anksiyete ortalamalarının bu zaman dilimi içerisinde artış gösterdiği ve 2000 yılındaki sıradan bir çocuğun anksiyete düzeyinin 1950’lerdeki çocuk psikiyatri hastalarının anksiyete düzeylerinden daha yüksek çıktığı saptanmıştır.


Başlıkta da belirttiğimiz gibi günümüz gençlerinin anksiyete seviyeleri oldukça yüksektir. Yapılan diğer araştırmalar da anksiyete bozukluklarının pik yaptığı yaş grubunun 18-35 yaş arası olduğunu desteklemektedir. Aynı zamanda araştırmalar her yedi kişiden birinde anksiyete bulgularının olduğunu da saptamıştır. Yıllar boyu anksiyete seviyesinin artmasını modern yaşamın getirdiği stres faktörleri, aile, okul ve akran ilişkileri, romantik ilişkiler, sosyal medyayla beraber hayatımıza dahil olan güzellik algıları, genetik yatkınlık, toplumsal ve siyasi olaylar, ekonomik zorluklar gibi birçok sebebe bağlayabiliriz.


Peki kaygı bu kadar korkutucu, baş edilemez bir şey mi? Elbette hayır. Anksiyeteyi anlamak için nasıl ortaya çıktığına bakalım: Evrimsel perspektifle değerlendirecek olursak insanların tehlikeli durumlardan kaçınmak, hayatta kalma şanslarını arttırmak için geliştirdikleri bir savunma mekanizmasıdır. Harekete geçirici ve koruyucudur ancak kontrol altında tutmayı öğrenmek gerekmektedir. Nefes egzersizleri, sosyal destek ve profesyonel yardım almak, sağlıklı bir yaşam biçimi geliştirmek, düzenli spor ve yeterli uyku stres faktörlerini kontrol altına almada yardımcı olabilir.


Anksiyetenin olumsuz etkilerinden korunmak için yaşam standartlarımızı kolayca ve kısa zamanda değiştiremeyebiliriz ancak kendimize zaman ayırarak, ihtiyaçlarımızı dinleyerek ve destek alarak semptomlarımızı azaltabiliriz.


Sonuç olarak, anksiyete bozuklukları dünyada en yaygın görülen psikiyatrik bozukluklardandır. Ruh sağlığı hizmetleri ile ilgilenen tüm resmi ve özel kuruluşlar ve kişiler toplumun ruhsal sorunları ile daha fazla ilgilenmeli, sosyal yardım projeleriyle gençlere psikolojik destek sağlamaya çalışılmalı, bu konuda yapılacak araştırmalar ve çalışmalar desteklenmelidir.




KAYNAKÇA

* Lewinsohn P, Hops H, Roberts R, Seeley J, Andrews J. Adolescent psychopathology: I. Prevalence and incidence of depression and other DSM-III-R disorders in high school students. J Abnorm Psychol.1993;102:133-44. 33. Norton G. R, McLeod L, Guertin J, Hewitt P. The growth of anxiety disorders during the 1980s. J Anxiety Disord. 2001; 9:75-85.

*Toprak M. The relationship between psychological factors and quality of life in elderly population of Van, eastern Turkey. Journal of Pakistan Medical Association. 2019; 69(12):1803-7.

*McLean CP, Asnaani A, Litz BT, Hofmann SG. Gender differences in anxiety disorders: prevalence, course of illness, comorbidity and burden of illness. Journal of Phychiatric Research. 2011; 45(8):1027–35

*Christiansen DM. Examining sex and gender differences in anxiety disorders. In: Durbano F, editor. A fresh look at anxiety disorders. Rijeka: InTech; 2015. p.17- 49

 

HİLAL YANPINAR

87 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


  • Instagram
  • iupk logo
bottom of page